Şu Borç/Alacak, Çek/Senet işleri var ya. İnsanları hem pişman hem de düşman eden, ettiren.


Şu Borç/Alacak, Çek/Senet işleri var ya. İnsanları hem pişman hem de düşman eden, ettiren.

Bir zamanlar borç ve alacak işlerinde anlayış, düşene yardım etme ve “ceketimi satar öderim” anlayışında idi. Ama günümüze geldiğimizde böyle bir anlayıştan eser kalmadığı gibi bir de bir şekilde zor anları kullanarak menfaat sağlamaya, daha da kötüsü ödeme için imkanı olduğu halde ödememek amacıyla olan varlığı elden çıkarma işlemine dönüştü. O ceketini satıp ödeyenlerden neredeyse eser kalmağı gibi borç yiğidin kamçısı olmaktan da çıktı; artık borç ödenmeye çalışılmıyor da bahaneler üretiliyor, boş vaatler veriliyor.

Tabii ki biz insanlar için yaşam devam ettiği sürece gerektiğinde borç alınmalı, gerektiğinde de zamanında ya da alacaklı tarafa durum aktarılarak imkanların el verdiği ilk fırsatta da geri ödemesi yapılmalıdır. Günümüzde bu işler genellikle çek ya da senet ile de resmileştirilmektedir. Bir ticari döngü içerisinde de gerek nakit para taşımanın riskleri gerekse de nakit paraya gerek duyulmadan pratik olarak işleri gerçekleştirmek için çek ve senet ile işlem yapmak kaçınılmaz  hale gelmiştir.

Borçlu olan taraf alacaklı tarafa gerekli ödemeyi yapmadığında ise resmi belgelerin olması durumunda İcra Daireleri devreye giriyor ama nasıl! Sanki alacaklı hiç ödeme talebinde bulunmamış gibi deniliyor ki Noter kanalı ile borcun ödenmesi için ihtar çekmelisiniz ve ödenmez ise icra işlemi yapılabilir. Yani borçlu tarafa denilmek isteniyor ki icra işlemi yapılacak, bu nedenle elinde ne var ne yok ise elinden çıkar. Burada bitiyor mu ki! Hayır tabii ki bitmiyor. Alacaklı tarafa deniliyor ki borçlu tarafa ait icra işlemi yapılabilecek bir şeyler bulursan icra işlemi yapabiliriz, sanki alacaklı taraf borçlu tarafın neyi var neyi yok ilgili kurumlardan bakabiliyor gibi, sanki borçlu tarafın kişisel bilgilerine bakma özgürlüğü varmış gibi. Burada da bitmiyor, alamadığınız ödemeler yetmiyormuş gibi bir de icra işlemleri için masraf ödüyorsunuz, rehin koyduğunuz bir şeyler olur ise birde yediemin sistemine ücret ödemeniz gerekiyor ki battıkça batıyorsunuz yani. Bunlar daha sonra borçlu taraftan tahsil edilecekmiş ama alacağınızı alamadığınız bir ortamda bunları nereden alacaksınız ki. Zaten çoğu zaman alacaklı taraf borçlu tarafa ulaşamıyor, borçlu tarafı bulamıyor bile. Hal bu ise herkesin adres bildirme zorunluluğu olduğundan ya da başka şekilde ilgili Kurumlar ilgililere her zaman ulaşabilir durumdadır.

Bu olaylar böyle uzayıp gittiğinde, borçlu taraf ile alacaklı taraf karşı karşıya geldiğinde hiç te hoş olmayan kavgalar ortaya çıkıyor, hiç istenmeyen olaylar yaşanıyor, başka taraflar da bu süreçlere dahil oluyor ve teknolojinin günümüzde geldiği noktada İcra Dairelerinin bu işleri görev olarak kabul edip, uzun süreli de olsa kendisi takip ederek çözmesi gerekir iken gereksiz yere insanların birbirine düşman olmasına neden oluyor. Ayrıca bunların yarattığı toplumsal sorunlar ve bu konularda gittikçe artan adli vakalar da fazlası ile karşımıza çıkıyor.

Peki ne mi yapılmalı!? Madem ki Çek/Senet gibi işlemler Borç/Alacak işlemlerini düzenlemek için yapılan resmi bir uygulama o halde İcra Daireleri kendini güncellemeli, borç ve alacak konularındaki resmi işlemleri çözmenin öncelikle kendi görevi olduğunu kabul etmeli, başvuru olması halinde borçlu taraf ile alacaklı tarafı karşı karşıya getirmeden icra işleminin direk olarak zaman kaybedilmeden başlatılmasını sağlamalı, borçlu tarafa ait maaş, menkul ve gayrimenkul gibi bilgileri anında kontrol ederek gerekli işlemleri kendisi yerine getirmelidir. Eğer o anda icra işlemi yapılacak herhangi bir şey tespit edilememiş olsa dahi daha sonra bir işe girmesi, işyeri sahibi ya da şirket ortağı olması, menkul veya gayrimenkule sahip olması, herhangi bir şekilde miras kalması durumu bile online olarak İcra Dairelerince takip edilmeli, icra işlemi yapılabilecek herhangi bir durumun online olarak tespit edilmesi durumunda İcra Dairelerince gerekli işlemlere anında tevessül edilmeli ve alacaklı tarafa da gerekli bilgilendirme yapılmalıdır. Hatta şartlar oluşması durumuna borçlu tarafın borcunun mirasçılarına da intikali sağlanarak mirasçılar içinde gereği yerine getirilmelidir. Burada borçlu tarafı zor durumda bırakmak amacı güdüldüğü düşünülmemelidir. Amaç; karşılıklı anlaşılarak bir işlem yapılmış olduğundan o işlemin sonucunun güven vermesi, güvence altına alınması ve borçlu tarafın bu işten kurtulamayacağını bilmesinden dolayı Borç/Alacak sisteminin doğru şekilde işlemesidir. Bu öncelikle toplumsal huzuru sağlamak için gerekli olduğu gibi ticari döngünün de sağlıklı ve güvenli, olarak işlemesi için bir gerekliliktir. Velhasıl; Veresiye Satanın da Peşin Satan gibi olabileceği bir düzen mutlaka oluşturulmalıdır.

 

#gezisyenM

@gezisyenM

#basitamafaydalıbilgiler

#hepberaberyaşıyorsakhepberaberyaşayalım



Yorumlar