İŞE BAŞLADIĞIMDA YENİ YENİ BİLGİSAYAR ODALARI OLUŞUYORDU Kİ BEN DE EVE İLK MASAÜSTÜ BİLGİSAYARIMI ALMIŞTIM.

 

    Üniversitenin ilk yıllarında henüz masaüstü (PC) bilgisayarlar yaygın değildi, program yazılır, kart delme makinelerinde delik delik yapılarak program karta işlenir ve kartlar program çalıştırılmak üzere bilgisayar odası girişine bırakılırdı; bilgisayarı mı, görmezdik bile.

    

    İşe başladığımda yeni yeni bilgisayar odaları oluşuyordu ki ben de yavaş yavaş işlerimi burada bilgisayar desteği ile yapmaya başlamıştım. Bir gün birisi geldi ve "ne oyun oynuyorsunuz" diye söyleyince bende eve ilk masaüstü bilgisayarımı almıştım. Tabii ki açınca beni karşılayan ekranda sadece C:\ _ şeklinde yanıp sönen bir kursör vardı; gerisi mi, bom boş bir ekran.

    

    Sonraki yıllarda ekrana renk gelmiş olsa da o zamanlar bilgisayardan ilk ses çıkarmak, ilk olarak resmini dijital olarak çekip bilgisayara yükleyip ekranda resmini görmek ne müthiş hislerdi.

instagram.com/gezisyenM
facebook.com/gezisyenM
youtube.com/@gezisyenM
twitter.com/@MusaATASEVER
threads.net/@musatasever
linkedin.com/in/musatasever
facebook.com/musatasever
instagram.com/musatasever
atasever.net
#gezisyenM